Zayıflama Kampları

Pazartesi

26 Kilo Zayıflama 3 Bölgede 70 cm İncelme Başarısı!

“Her şey üstüne gelip, seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde, sakın vazgeçme…
İşte orası kaderinin değişeceği noktadır…”

28.12.2015… HK Performans ailesi tanıştığım tarih artık benim için ikinci bir doğum tarihim. Gerçek anlamda “YENİDEN DOĞUŞ” diyebiliriz benim hikayeme. Yaşadıklarım ve anlatacaklarım bana ümit olan, yol gösteren diğer üyelerin yazıları gibi bir kişiye bile umut olabilirse, heyecanlandırabilirse ve değişime niyet ettirebilirse ne mutlu bana…
28.12.2015 tarihinden önce yaşadıklarım ne yazık ki birbirimize hep benzer hikayeler. Ben kendimi bildim bileli hep kilolu biriydim. Çocukken hep dalga geçerlerdi benimle. Onlarla beraber koşamazdım, ip atlayamazdım, yakan top oynayamazdım bu yüzden. İlk “diyet” kelimesi ile tanışmam ve zayıflama çalışmam 15 yaşında başladı. Tabi kendi kendime yol gösteren olmadan, ne yapacağımı bilmeden bir şeyler yapmaya çalıştım. Hiçbir bilinç olmadan kendi kendime yine biraz kilo verdim ama bu ne ilkti, ne de sondu. Bu kilo alıp verme mücadelesi yıllarımı aldı benim. 15 yaşından 39 yaşına kadar aklınıza gelebilecek her yolu denedim ben de... Yani 24 yıl içinde akupunktura gittim, defalarca değişik diyetisyenlere gittim, gazetelerden listeler buldum, kendi kendime uğraştım. Ama ne yazık ki hiçbiri çare olamadı derdime. Zayıflamaya uğraşırdım ama bir taraftan da kilolarımla barışık olduğumu düşünürdüm. Çünkü herkes bana “sen güzel şişmansın”“şişmanlık sana yakışıyor” derdi. Bende bu yalana inanıp kendimi mutlu sanırdım… En büyük üzüntüyü alışverişe çıkınca yaşardım. Beğendiğin hiçbir şey olmaz, vücuduna olanları sen beğenmezsin, ama beğenmediğin kıyafetlerin içinden de bir şeyler seçmek zorundasın. Hiçbir zaman istediğin markalardan alışveriş yapamazsın. Hep büyük beden marka satanları araştırırsın ama onlarda hep “anne kıyafetleri” satarlar. Zaten kilolu olduğun için 10 yaş fazla görünürsün bir de o kıyafetlerle 10 yaş daha fazla gösterirsin oldu mu sana 20 yaş… Gel de mutlu ol bakalım. Yani tamamen kandırmacadır.
“Şişmanım ama mutluyum” kandırmacası. Bunu ancak şimdi anlıyorum…
Ben de “şişmanım ama mutluyum” yalanıyla yaşıyorum ama bir taraftan da özel bir sektörde çalışıyorum, iş hayatında güzel giyinmek istiyorum ne yazık ki kendime bir şey bulamıyorum. Küçük bir ilçede yaşıyorum çok fazla imkanım da yok ama yakın bir yerde diyetisyene gidiyorum. Ne yapsın klasik her hafta önce tartıyor sonra elime bir liste veriyor ve hoş çakal. Bende azar azar bir şeyler veriyorum ama olmuyor başarılı değilim. En son gittiğimde bana “bana verdiğin paralara yazık…” deyince neye uğradığımı şaşırdım tabi. Başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Ondan da vazgeçtim. Sonra gazete listelerinden yapmaya başladım ama yine olmuyor. Sabah başlıyorum öğlene vazgeçiyorum. Her günüm böyle geçmeye başladı. Umutsuzluk, mutsuzluk sardı her yerimi.Güzel giyinmeyi ve bakımlı olmayı seven ben, artık giyinmek istemiyorum, saçımı yapmak istemiyorum, makyaj yapmak istemiyorum, işe gitmek bile istemiyorum. Müşterilerim sormaya başladı artık “hasta mısın, neyin var…” Evet, hastayım demek istiyorum onlara, kafam hasta, çünkü bildiğin depresyondayım, mutsuz, umutsuz, yaşama sevincini, kendine güvenini, başarma inancını kaybetmiş bir haldeyim. Kendime dedim ki buna bir son vermeliyim. Bir yerlerden bir başlangıç mutlaka olmalı. Önce dua etmeye başladım, “Allah’ım benim yardımcım ol. Bunu başaranlar nasıl başarıyorsa benim de başarmama yardımcım ol” diye. Sonra Google’dan aramak yapmak aklıma geldi “zayıflama başarı hikayeleri” diye arama yaptım. Onların sırrı ne acaba diye. HK Performans ve “Online Kilobekçiliği Sistemi” ile tanışmam bu vesile ile oldu.

İlk okuduğum üye yazısını keşke hatırlasam. Çünkü daha ilk okuduğum yazıda “işte bu...” dedim. Aradığım şey bu dedim. Sonra bu yazıları okumaya devam ettim, o kadar heyecanlandım ki, daha ilk başta Online Zayıflama Sistemine GÜVENDİM ve İNANDIM. Herkes o kadar övgü ile bahsediyordu ki... Şüphe duymak imkansızdı. İletişime geçmeden önce bir sürü üye BAŞARANyazısı okudum. Sistemi iyice anlamaya çalıştım. Kilobekçisi kimdir, ne iş yapar, ne faydası olur öğrenmeye çalıştım. Herkes Kilobekçisinden o kadar övgü ile bahsediyordu ki. “Yok artık canım daha neler” diyordum. Sistemi tanıdıktan sonra iletişime geçtim, bilgi almak için görüştüğüm kişinin sesi o kadar güven vericiydi ki bir kez daha doğru yerde olduğuma emin oldum. Aynı zamanda o kadar da heyecanlıyım ki bir an önce başlamak istiyorum. Başvuru işlemleri, tahliller vesaire derken 28.12.2015’ te Sevgili kilobekçimden ilk sıcacık “merhaba” mı aldım. Evet, sisteme inandım güvendim ama şimdi bu yabancı kimdir, neyin nesidir, ben onunla nasıl konuşacağım, ne diyeceğim diye endişelerim de yok değildi. Yabancı kişilere karşı güven problemi yaşayan ben, soğuk, mesafeli ve hiçbir sırrını yakın arkadaşlarıyla bile paylaşmayan ben bir yabancı ile ne konuşacaktım ki bana ismini söyledi ve ona ismiyle hitap edebileceğimi belirterek bana da ismim ile hitap etti. İlk şaşkınlığımı yaşayarak başladık sürecimize. Nereden bilebilirdim ki hiç tanımadığım bu güzel insanın bana yaşamayı en baştan öğreteceğini…
Önceleri eğitimlerle geçti sürecim. Çünkü burada önemli olan zayıflamak değil “GELİŞEREK DEĞİŞİM”di… Benim ilk öğrendiğim şey “yememe keyfi”ni yaşamaktı ve de en sevdiğim şeydi sürecim boyunca. Sonra Kilobekçimin tekrarları ile “doğru nefes her şeydir…”i öğrendim. Devamında “zehrin miktarda” olduğunu, ne yersek yiyelim “zehir miktar” kadar yememiz gerektiğini, “suyu çiğnememiz” gerektiğini, “ne yemeliyim değil, ne yapmalıyım” diye düşünmemiz gerektiğini, fiziksel doyumun 3-5 lokmadan ibaret olduğunu, “besin dışı enerji kaynaklarımızı” ve daha birçok şey… Ama en önemlisi bunlardan da önce gelen şeyin bizim mutluluğumuz olduğunu. Tamamen beynimize format atıyorduk sil baştan. Yürümeye yeni başlayan çocuklar gibi. Çünkü zayıflama konusunda bugüne kadar öğrendiğim ve bildiğim her şey yanlıştı. Liste yoktu, yasak yoktu, sınır yoktu… Her şey değişikti yani. Uygulamada ise beslenmede miktarı azaltarak başladık, sonra spora başladık yavaştan ve benim “ben yapamam” cümleleri başladı. Ama sabırla, soğukkanlılıkla ve tatlı diliyle destek olan rehberim yani Kilobekçim vardı yanımda. Süreç boyunca hiç yalnız değildim hep Kilobekçimin desteği vardı.
Ben kendime inanmazken bana inanarak kendime inanmayı öğretti, ben kendime güvenmezken bana güvenerek kendime güvenmeyi öğretti, ben kendimi sevmezken mutlu olabilmek için öne kendimi sevmem gerektiğini öğretti… En değerlisi de tartıdaki rakamlardan daha değerli olduğumu öğretti bana. Kendime inanmadığım ve güvenmediğim günlerde bile her gün “sana güveniyorum”, “sen yapabilirsin”, “sen başarabilirsin” dedikçe ben de sonsuz bir enerji harcamaya başladım. İlk başlarda mecburi olarak başladığım sporu her gün biraz daha severek yapmaya başladım. Ve spor benim için vazgeçilmez olmaya başladı. Çocuklar, iş ve ev üçgeninde sıkışmış bir kadın olarak spor saatleri kendime zaman ayırdığım en kıymetli ve en değerli zamanlar olmaya başladı. Ve Kilobekçimin bana kazandırdığı farkındalıklarla kendime ayırdığım zamanlar biraz daha artmaya ve bu zamanı ruhumu beslemeye çalışarak geçirmeye başladım. Hayatta önemli olan bendim, her şeyden önce ben… Hayat mücadelesi ve çalışma hayatı içinde sadece çocuklarına ve ev işlerine zaman ayırabilen ben, önce müzik dinlemeye, kitap okumaya ve yıllar sonra tekrar şiir okumaya başladım. Ruhum beslendikçe ve düşünmeye başladıkça zihinsel farkındalıklarım artmaya başladı. Daha mutlu olmaya ve ruhumdaki fazlalıklardan kurtulmaya başladım. Ruhen hafifledikçe, bedenen de incelmeye ve zayıflamaya başladım. Sürecim başlayalı 4,5 ay oldu ve bu süre içerisinde 26 kilo verdim. 48 beden olarak başladığım yolculukta şu an 38 bedenim… Bunun nasıl bir mutluluk olduğunu ancak yaşayanlar bilir…
Tabi ki bu arada zor günlerim de oluyordu. Stresli bir iş hayatım ve bununla baş edemeyen, baş etse bile yoğun ve üzücü günlerin sonunda kendini yemeğe veren bir ben vardı. İşte böyle zamanlarda Kilobekçim devreye giriyordu ve bana iş hayatımdaki stresle başa çıkmayı öğretti.İnsanların ufak bile olsa üzücü cümleleri ile dağılan bir ben vardı. Bazen saatlerce bu konuda dil dökerek bunlara kulak asmamayı ve sağır kurbağa olmayı öğretti. Sonra mutluluğun tabaklarda olmadığını, yoğun ve stresli iş günlerinin sonunda kendime ayıracağım zamanı kaliteli geçirmeyi öğreterek, mutluluğun; aslında yemekten ibaret olmadığını öğretti.
Öğrendiklerimizi uygulayarak önce ruhsal arınma başladı, ruhsal fazlalıklarımdan kurtulunca bedensel ağırlığım da kendiliğinden azaldı. İlk 3 ayın sonunda 20 kg. vermeyi başarmıştık. Kilobekçim her seferinde “sen başardın” , “senin başarın”, “sen istemeseydin inan ben hiçbir şey yapamazdım” diyordu ama bence gerçek böyle değildi. Çünkü ben 39 yıldır yapamadığımı yapıyordum. Tek başıma yapabilecek olsam bugüne kadar başarırdım. Bugüne kadar yapamadığım bir şeyi ekip çalışması ile başarmıştık. HK Performans, Kilobekçim ve ben güzel ve başarılı bir ekip olmuştuk.
ALINTI: OKUMUŞ OLDUĞUNUZ ZAYIFLAMA BAŞARI HİKAYESİ HK PERFORMANS RESMİ SİTESİNDEN ALINTIDIR. ZAYIFLAMA HİKAYESİNİN DEVAMI OKUMAK İÇİN LİNKE TIKLAYINIZ.

AÇIKLAMA: 

94 Kilodan 68 Kiloya düşerek toplamda 26 kilo zayıflama ve 3 bölgede 70 cm incelme başarısı gösteren üyemiz YENİDEN DOĞUŞ Programında sürecine devam etmektedir.  Üyemize ilk süreci boyunca göstermiş olduğu TAM TESLİMİYET ve AZİM için çok teşekkür ederiz. Üyemiz bize inanarak çıktığı bu yolda, hedeflediği kiloya her geçen gün daha da yaklaşmaktadır.

Üyelerimizin ZAYIFLAMA BAŞARI HİKAYESİNDE de belirttiği gibi HK Performans kapısından içeri adım attığınız an siz de farkı hissedeceksiniz. Online Zayıflama Sistemimizde virüslü düşüncelerinizden arınacak, ruhen hafifleyecek ve bedenen nasıl bir değişime uğradığınıza şahit olacaksınız.
Kısacası, HK Performans ile GELİŞEREK ZAYIFLAYACAKSINIZ!

"Ben yapamam" demeyin, deneyin ve HK Performans farkını sizde görün!

Onlar başardı! Şimdi sıra sizde!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder